Yatırımcı Rehberi

Yatırımcı Rehberi

Bu soruya verilen cevapları şimdiye kadar duymuş veya okumuş olduğunuzu tahmin ediyoruz. Ancak konuyu farklı bir açıdan tekrar gözden geçirmekte fayda var.

Gelecek Sizce Hep Belirsiz mi?

 

Geleceği belirli hale getirmek imkansız bir şey mi? Belirsizlikten kaynaklanan riskleri ortadan kaldırmak mümkün mü? Bu soruları şöyle de sorabiliriz: 

- Gelecekte alacağınız bir malın fiyatını veya borçlanacağız faiz oranını bilmiyor olmak sizi rahatsız etmez mi?

- Yatırımlarınızın değerinin düşmesinden endişe etmez misiniz?

- Gelecekte daha yüksek bir orandan borçlanmak zorunda kalma endişesiyle yatırımlarınızı ertelediğiniz oldu mu?

- Gelecekte satın alacağınız bir malın fiyatını şimdiden sabitlemeyi istemez misiniz?

Bu kaygıları taşıyorsanız Borsamızda size uygun çözümlerimiz var. Gelecekteki fiyat hareketleri sanıldığı gibi kontrol edilemez değildir. Borsamızdaki araçlar bu konuda size yardımcı olacaktır. Açıklamaları kitapçığın ilerleyen bölümlerinde bulabilirsiniz.

 

Semt Pazarı ve Borsa

Borsanın ne işe yaradığını çok yakından bildiğimiz semt pazarlarıyla karşılaştırma yaparak daha iyi açıklayabiliriz.

Eğer bir semt pazarından meyve sebze aldıysanız siz borsa nedir biliyorsunuz demektir...

Eğer yiyecek temini için semt pazarı bir ihtiyaçtır diyorsanız (ki insanlar orada alışveriş yaptığına göre bir ihtiyaçtır) türev araçları için de borsa bir ihtiyaçtır.

Pazar alıcı ve satıcının bir araya geldiği yerdir. Domates satmak isteyenler, pazarın açık olduğu zamanda pazara gelir, bir fiyat etiketi koyar ve malını satışa sunar. Siz de pazarın nerede olduğunu, ne zaman açık olduğunu ve orada ne satıldığını bilirsiniz. Domates almak istediğinizde pazarın açık olduğu zaman oraya gidersiniz.

Ben semt pazarının ne olduğunu biliyorum, ama sizin Borsanız semt pazarına benzemiyor...

....diyorsanız, onu da açıklayabiliriz. Bizim pazarımız (Borsa) karışık gibi görünse de, sizin pazarınıza (semt pazarı) çok benzer ve Borsa da esas itibarıyla bir semt pazarı ne için varsa onun için vardır: alıcı ve satıcıyı bir araya getirmek.

Bu durumda aklımıza şu sorular gelebilir:

- Pazar (Borsa) nerededir?

- Borsada alınan satılan şey (ürünler) nedir?

- Ürünler nasıl alınır ve satılır?

- Niçin alım satım yapılır?

 

Pazar (Borsa) nerededir?

İlk önce pazar nerededir sorusunu cevaplayalım. Pazar (bizim örneğimizde VOB), bir telefonun veya VOB sistemlerine bağlı bir bilgisayarın olduğu her yerdedir. Bunu biraz açıklayalım. Borsamızın idari merkezi İzmir'dedir. Borsamızda 9:15-16:40 arasında tek bir seans düzenlenir. 12:00-13:00 arası öğle tatilidir. Merkezimizde "işlem salonu" olarak adlandırılan ve aracı kurumların temsilcilerinin gelip alım satım yapabileceği bir yer vardır (bakınız resim). Ancak alım satım yapmak için kimsenin buraya gelmesi zorunlu değildir.

Bir kilo domatesi almak için fiilen pazar yerine gitmek veya pazara giden birine sipariş vermek gerekir. Borsamızda alım satım yapmak içinse Borsamıza kadar yorulmanıza gerek yok. Evinizden alım satım yapabilirsiniz. Bu nasıl sağlanmaktadır?

Borsamızda alım satım için bir elektronik sistem kullanılmaktadır. Diğer bir deyişle, Pazar elektronik ortamda işlemektedir.

Bu sistem, alış veriş için alıcı ve satıcının fiilen belirli bir mekanda olma zorunluluğunu ortadan kaldırmaktadır. Borsamızın sistemine bağlı olan bilgisayarlar, üyemiz olan herhangi bir aracı kurumun veya bankanın ofisinden alım satım yapmaya imkan vermektedir. Üyelerimizin birinde hesabınızın olması durumunda her türlü iletişim aracıyla talebinizi bildirmeniz yeterli olacaktır.

Elektronik sistem sizlere kolaylık sağlamak için seçilmiştir. Pazarda çok sayıda domates satıcısı olduğunda en iyi fiyatı bulmak için tüm pazarı gezmek zorundasınız. Bu maliyetlidir. Miktar olarak fazla aldığınızda en küçük bir fiyat farkı mali açıdan çok büyük bir kayıp olarak karşınıza çıkacaktır. Elektronik sistemde, en iyi fiyatı veren tarafları, hiçbir araştırma yapmadan bilgisayar ekranında görebileceksiniz.

Peki bu pazarda (Borsa'da) alışveriş nasıl yapılır?

Semt pazarına kendiniz girebilirsiniz ve ihtiyacınız olan domatesi kendiniz alabilirsiniz. Bizim pazarımıza (Borsaya) sadece üyelerimiz girebilir. Bu da şu anlama gelmektedir: eğer alış ve satış yapacaksanız bunu üyelerimize bildirmeniz gerekmektedir. Üyelerimiz sizin adınıza Borsada alış veya satış yapacaklardır. Bu yapı sizlere kolaylık sağlamak için kurulmuştur. Borsa üyeleri bankalar ve aracı kurumlardan oluşmaktadır. Borsa üyeleri size aldığınız veya sattığınız ürünlerin fiyatı ve miktarı konusunda gerekli bilgiyi sağlayacak şekilde örgütlenmiştir. Borsa üyeleri alım satım taleplerinizi, Borsamızın sistemine girerek sizin için en iyi fiyatı bulmaya çalışarak yerine getirirler.

Sanırım pazarın nerede olduğu ve alım satımın nasıl yapıldığı konusunda fikir sahibi olduk ancak Borsamızda ne alınıp satıldığından henüz bahsetmedik.

Bu pazarda (Borsa'da) ne alınıp satılıyor?

...sorusunun cevabına bakalım. Keşke bu soruyu "domates" diyerek cevaplayabilseydik. Ama buna verecek basit bir cevabımız yok. Bizim borsamızda alınıp satılan ürünlere "türev araç" veya sözleşme diyoruz.

Borsamızda alınıp satılan "türev araçlar" size karmaşık gibi görünse de, bizim ürünlerimizin benzerlerini şimdiye kadar farkına varmadan belki de çok kez alıp sattınız. Örneğin ev kiraladıysanız veya uçak bileti satın aldıysanız

Borsamızda alınıp satılana benzer bir ürünü kullandınız demektir. 

Yine pazar ve domates örneğini takip edelim. Her hafta pazardan bir kilo domates aldığınızı varsayalım. Her hafta pazarda sizi bir sürpriz beklemektedir. Domates fiyatları bazen inmekte, bazen de çıkmaktadır. Bir gün, bu sürprizlerden bıktınız ve gelecek hafta satın alacağınız domatesin fiyatını şimdiden bilmek istediniz ve pazardaki bir satıcıyla domatesi bir hafta sonra şimdi belirlediğiniz fiyattan almak üzere anlaştınız (Belki de satıcı da aynı konudan şikayetçidir. O da fiyatlardaki iniş çıkışlardan rahatsız olabilir, bu şekilde fiyatların uzun vadeli olarak belirlenmesi onun da işine gelebilir). Anlaşmaya göre satıcı gelecek hafta 1 kilo domatesi size üzerinde anlaştığınız fiyattan vermeyi taahhüt etti, siz de bu fiyattan almayı garanti ettiniz ve bunu da aranızda yaptığınız yazılı bir sözleşmeye bağladınız.

Borsamızda yapılan işlemler buna çok benzemektedir. Borsamızda işlem gören mallardan olan pamuğu ele alalım. Pamuğu şu anda almak isteğinizde fiyatı bellidir. Bazen üç ay (veya belirleyeceğiniz daha farklı bir süre) sonraki fiyat sizin için önemli olabilir. Ancak mevcut durumda pamuğu size vadeli satacak kimse bulamayabilirsiniz. İşte Borsamız, pamuğu bu şekilde 3 ay sonraki fiyattan almak ve satmak isteyenleri bir araya getirmektedir ve taraflar, üzerinde anlaştıkları fiyattan sözleşme yapmaktadır.

Sizin pazarda yaptığınız domates sözleşmesi ile, Borsamızda yapılan pamuk sözleşmesi arasında farklılıklar bulunmaktadır.

- Pazarda yaptığınız sözleşmeye uyulmasının garantisi yoktur. Bir hafta sonra domates fiyatları aşırı yükselirse satıcı size domatesi teslim etmeyebilir. Borsada ise tarafların yükümlülüğünü yerine getirmesini (domatesin ve paranın karşılıklı teslim edilmesini) Borsa garanti eder. Böylece satıcının domatesi teslim edip etmeyeceği konusunda endişe duymazsınız.

- Yaptığınız bu sözleşmeyi başka birine devretmek istediğinizde devredemezsiniz. Bir sonraki hafta canınız domates yemek istemedi ve pazardan domates almak istemiyorsunuz. Üstelik domates fiyatları da yükseldi. Domates fiyatları yükselince satıcıyla yaptığınız sözleşme sizin için karlı bir hale geldi. Bir alıcı olsa bunu belirli bir ücret karşılığında devredebilirsiniz. Ancak bu sözleşmeyi devredecek başka birini bulmanız oldukça zordur. Borsada ise sözleşmeleri devretmek (Borsada sözleşmelerin devri ters işlemle pozisyonu kapatmak suretiyle olur) çok kolaydır. Bu, çok sayıda alıcı ve satıcının bulunması, sözleşmelerin standart olması ve Borsanın sunduğu diğer imkanlar sayesinde mümkündür.

Yukarıdaki açıklamalarla Borsamızda alınıp satılan sözleşmelerin mahiyeti ortaya çıkmış oldu. Bu sözleşmeler, bugün üzerinden anlaşılan bir fiyattan belirli bir varlığı ileri bir tarihte teslim etme ve satın alma yükümlülüğünü (vadeli işlem sözleşmeleri) veya hakkını (opsiyon sözleşmeleri) içermektedir. Bu sözleşmelere kısaca "türev araçlar" diyoruz. 

"Borsada işlem gören sözleşmeler bana faydalı ve gerekli mi?" Bu çok haklı bir soru. Gerçekten insanlar kendilerine faydalı olan ürünleri seçme konusunda çok iyiler. Kimse ekmeğin insanlar için gerekli olduğunu tartışmıyor. Ekmeğin iyi ve gerekli bir şey olduğu açık. Eğer ekmek kadar gerekli ve faydalıysa, türev araçlara olan ihtiyacı neden açık bir şekilde hissetmiyoruz?

Türev araçları ekmek gibi temel ihtiyaçtan da öte aşıya benzetebiliriz. Bazen hastalıklara karşı önlem almak üzere aşı olmamız zorunludur.
Türev araçlar bir aşıysa, hangi hastalığa karşı kullanılacaktır? Türev araçlar fiyat değişim riski, kur riski, faiz oranı riski gibi finansal bazı hastalıklardan korunmaya yaramaktadır. Türev araçlar da her ilaç gibi yanlış kullanıldığında zarar verebilir. Ancak yanlış kullanıldığında zarar vermesi, ilacın zararlı olduğu anlamına gelmez.

Mevcut durumda türev araçların önleyebileceği hastalıklar için korunma yolunu seçmeyebiliriz. Basını izlediğimizde, ihracatçılarımızın döviz kurlarının beklentilerinden daha düşük gerçekleştiğinde şikayetçi olduğunu görmekteyiz. Her hangi bir önlem almamış bir ihracatçı için ileride düşük döviz kuru ile karşılaşmak pek arzu edilir bir şey değildir. Gerçekten de ileride döviz kurlarının ne olacağını bilmek mümkün değil. Ancak, kurlardaki belirsizliğin neden olduğu olumsuz sonuçları türev araçlar vasıtasıyla önlemek, mümkün.
Türev araçların kullanımı sadece dövizle sınırlı değildir. Gelecekteki fiyatları belirsiz olan her varlık için türev araçlar bize yardımcı olabilir. Örneğin tarımsal ürünler, madenler, faiz hadleri, hisse senedi endeksi, enerji ürünleri ve doğa olaylarıyla ilgili riskler için türev araçlar kullanılmaktadır.

Ülkemizde geçmişte işletmelerin finansal açıdan sıkça zor duruma düştüğünü gördük. Bu krizlerden kaçınmak mümkün müydü? Kriz dediğimiz ekonomik olaylar, şirketler açısından çoğu zaman önlenmesi mümkün olmayan doğal afet gibi algılanmaktadır. Ancak işletmeler açısından krizler, doğal afetlerden farklı olarak idare edilebilir ekonomik olaylardır. Türev araçların, krizlerin idare edilmesinde etkin bir araç olarak kullanılması mümkündür. Tıpkı yağmurlu havada şemsiye kullanmak gibi.
Buna bir örnek verelim. İhracat yapan tekstil şirketlerini ele alalım. Bu şirketlerin devalüasyon dönemlerinde daha yüksek, Türk Lirasının değer kazandığı dönemlerde ise daha düşük kar elde ettiğini veya mali sıkıntıya girdiğini görebiliriz. Eğer hiçbir önlem alınmazsa bu sıkıntı şirketin varlığının sona ermesiyle sonuçlanabilir. Bu sıkıntıların aşılması, Borsamızda işlem gören sözleşmelerle mümkün olabilecektir.
Şimdi türev araçları neden şemsiyeye veya aşıya benzettiğimizi daha kolay anlayabiliriz. Türev araçlar zor günlerde finansal korunma sağlamaktadır.

Borsamızda işlem gören sözleşmeler çok çeşitli amaçlarla kullanılabilir. Kısaca şunu söyleyebiliriz: Eğer uzun vadeli düşünüyorsanız ve fiyatlar da dalgalanıyorsa bu borsaya ihtiyacınız var demektir. Çok iyi bildiğimiz gibi Türkiye'de bir çok mal ve finansal aracın fiyatı dalgalanmaktadır.

Vadeli işlem sözleşmeleri genellikle üç amaçla kullanılır:

 - Korunma,

- Yatırım,

- Arbitraj.

 

Korunma

İşletmeler bir çok riskle karşı karşıya kalmaktadır. Bu risklere karşı önlem almayı tercih ettiklerinde vadeli işlem sözleşmeleri onlara yardımcı olacaktır. Bu arada hemen belirtelim ki işletmeler risklere karşı korunma politikasını benimsemeyebilirler. Bir çok araştırma, işletmelerin risklere karşı korunmasının piyasa değerlerini artıracağını göstermektedir. Şimdi korunma işleminin türev araçlar vasıtasıyla nasıl yapılacağını kısaca görelim. 

Döviz örneğinden devam edelim. İhracat yapan bir şirketin 3 ay sonra döviz geliri elde edeceğini düşünelim. Şirketin kar ve zararı 3 ay sonra oluşacak döviz kuruna bağlı hale gelmektedir. Şirket, kur artarsa (kur farkından dolayı) kar elde edecek, düşerse (kur farkından dolayı) zarar edecektir. Şirket, 3 ay sonraki döviz kuru ne olursa olsun, şu an itibariyle kar veya zararını sabitlemek isteyebilir. Bunu vadeli işlem sözleşmeleri kullanarak kolayca sağlamak mümkün. İhracat dövizinizi Yeni Türk Lirasına çevireceğiniz tarihte size döviz kurunu sabitleme imkanı verecek bir vadeli işlem sözleşmesini Borsamızda satabilirsiniz. Bunun yapılmasıyla, 3 ay sonraki dövizinizin hangi kur üzerinden satılacağı garanti edilmektedir. Bu işlemin karşı tarafı da, 3 ay sonra dövize ihtiyaç duyacak bir ithalatçı olabilir. İthalatçı da 3 ay sonra alacağı döviz için ödeyeceği Yeni Türk Lirası tutarını şimdiden belirlemek isteyebilir.

Bir başka örnekte pamuk üreticisi olduğunuzu varsayalım. İlkbahar aylarında pamuğunuzu ekerken hasat zamanında pamuğunuzu ne kadar fiyattan satacağınızı ancak tahmin edebilirsiniz. Hasat ayı olan Eylül geldiğinde, o yılki hasadın durumuna ve piyasa şartlarına göre satacağınız pamuğun fiyatı beklentilerinizden çok aşağıda veya yukarıda olabilir. Eğer ben sadece tarlamla uğraşmak ve hasat zamanına kadar pamuk fiyatlarındaki azalıştan endişe duymak istemiyorum diyorsanız, Borsamızda sözleşme satarak kendinizi koruma altına alabilirsiniz. Bu sayede daha tarlaya ürününüzü ekmeden belirlediğiniz fiyattan satış yapmış olacak ve pamuk fiyatlarındaki iniş çıkışlardan etkilenmeyeceksiniz. Hatta hasat zamanı için oluşan fiyat beklentilerinizi karşılamıyorsa belki tarlanıza başka bir ürün ekmeyi tercih edebilirsiniz.

Ev kiralamayla bizim ürünlerimiz arasında ne gibi bir benzerlik var? Evi iki çeşit kiralamak mümkündür. Her ay kirayı yeniden belirlersiniz (bazı ülkelerde aylık veya haftalık ev kiralamak mümkündür) veya gelecek 12 ayda ne kadar kira ödeyeceğinizi baştan belirlersiniz. Birinci yöntemde bir sonraki ay ne kadar kira ödeyeceğinizi bilmezken, ikinci yöntemde bilirsiniz. İkinci ay sonunda kiraların yükselmesi durumunda yıllık sözleşme yapmışsanız karlı, aylık sözleşme yapmışsanız zararlı durumda olursunuz.

Gelecekteki nakit akımlarını bu şekilde belirleme isteği gerçekten haklı bir istek. Borsamız bu isteğe cevap vermek amacıyla faaliyet göstermektedir. Ancak türev araçlar sadece korunma amacıyla kullanılmaz. Yatırım amacıyla da kullanılabilir. Şimdi yatırım amacıyla bu araçların nasıl kullanılabileceğini görelim.

 

Yatırım

Hepimiz gelir elde etmek amacıyla çeşitli araçlara yatırım yaparız. Döviz, hisse senedi, hazine bonosu, banka mevduatı, gayrimenkul ve altın hemen akla gelen "geleneksel" yatırım araçlarıdır.

Farklı yatırım araçları yatırımcıların farklı isteklerine hitap etmektedir. Her yatırımcı kendi risk algılaması ve getiri beklentisine uygun olarak bir veya birkaç yatırım aracını seçmektedir. 
Türev araçlar etkin bir yatırım alternatifi sunmaktadır. Geleneksel yatırım araçlarının sunamadığı bazı özellikler türev araçlarda yer almaktadır :

- Türev araçlar geleneksel yatırım araçlarından daha az ilk yatırım gerektirmektedir. Geleneksel yatırım araçlarının gerektirdiği ilk yatırımın %10'u veya daha azı bir başlangıç teminatı yatırarak, ilgili aracın tüm getirisi (veya zararı) elde edilmektedir.

- Geleneksel yatırım araçlarına sadece fiyatların yükselmesi beklentisiyle yatırım yapılabilir. Türev araçlarda fiyatların düşmesi beklentisi içindeysek de yatırım yapılabilir.

- Bazı yatırım formlarını geleneksel yatırım araçlarında bulamayız. Örneğin hisse senedi endeksini spot piyasada anlık olarak alıp satamayız.

- Geleneksel yatırım araçlarında riski sınırlandırmak çok zordur. Türev araçlarda ise riski istediğimiz düzeye getirme imkanımız daha yüksektir (örneğin bir sözleşmenin kısa vadelisini alıp, uzun vadelisini satmak suretiyle).

- Bir portföyde bulunması halinde riski düşürebilecek olan ve finansal piyasaların genel trendlerinden farklı hareket eden emtiayı yatırım amacıyla geleneksel piyasalardan almak veya satmak imkansızdır. Bu piyasalarda ise emtia bir yatırım aracı haline gelmektedir ve yatırım seçeneklerimiz artırmaktadır.

 - Bu piyasalarda işlem maliyetleri geleneksel piyasalardan daha düşük olabilir.

 

Arbitraj

Vadeli fiyatlarla spot fiyatlar arasında ve aynı vadeli işlem sözleşmesinin değişik vadeleri arasında belirli ilişkiler vardır. Bu fiyatlardan birisinin bu ilişkiyi bozması durumunda sözleşme ve spot varlığın alımının satımı yapılarak risksiz bir getiri elde etmek mümkün olacaktır. Arbitraj işlemleri fiyatların beklenen şekilde belirlenmesine de yardımcı olur.

VOB'da İşlem Gören Sözleşmeler ve İşlem Örnekleri - Döviz Vadeli İşlem Sözleşmeleri

- Borsamızda işlem gören iki tip döviz vadeli işlem sözleşmesi vardır. Bunlar:
- ABD Doları'na dayalı vadeli işlem sözleşmeleri ve
- Euro'ya dayalı vadeli işlem sözleşmeleridir.
- Döviz vadeli işlem sözleşmeleri korunma, yatırım ve arbitraj amaçlı kullanılabilir.
- Döviz vadeli işlem sözleşmelerinde bir ABD Doları veya Euro'nun YTL cinsinden değeri virgülden sonra dört basamaklı olarak kote edilir. Örneğin Nisan vadeli ABD Doları sözleşmesi 1,4590 YTL/ABD Doları veya örneğin Haziran vadeli YTL/Euro sözleşmesi 2,0355 YTL/Euro gibi.

        Bir ABD Doları sözleşmesinin büyüklüğü 1.000 ABD Doları ve bir Euro sözleşmesinin büyüklüğü 1.000 Euro'dur. Örneğin Nisan 2007 vadeli bir ABD Doları sözleşmesini 1,4670 YTL fiyat seviyesinden satın alan bir yatırımcı, Nisan ayı sonunda 1.000 ABD Doları'nı satın alırken her bir dolar için maliyetini 1,4670 YTL olarak belirlemiş olur. Ya da örneğin Haziran vadeli bir ABD Doları sözleşmesini 1,5035 YTL fiyat seviyesinden satan yatırımcı, 1.000 ABD Doları'nın Haziran ayı sonundaki satış fiyatını her bir dolar için 1,5035 YTL fiyat seviyesinde sabitlemiş olacaktır.

        Sözleşmenin değeri sözleşmenin işlem gördüğü fiyatın 1.000 ile çarpılması sonucu bulunur. Örneğin Nisan vadeli YTL/ABD Doları sözleşmesi 1,4670 YTL/ABD Doları fiyatla işlem görmekte iken sözleşmenin değeri 1,4670YTL/ ABD Doları ×1.000 ABD Doları = 1.467 YTL olacaktır.

İşlemler için aracı kurumların borsaya ödeyecekleri Borsa payı, sözleşme değeri üzerinden oransal olarak belirlenir.


- VOB'da ABD Doları veya Euro'nun fiziken teslimatı söz konusu değildir. Vade sonunda o günkü spot döviz kuru ile sözleşme fiyatı arasındaki fark kar veya zarar olarak yatırımcıya yansıtılmaktadır.
- Sözleşme satın almış (uzun) taraflar vadeli fiyatların yükselmesi durumunda kar, düşmesi durumunda zarar ederken; sözleşme satmış (kısa) taraflarsa vadeli fiyatların düşmesi durumunda kar ve yükselmesi durumunda zarar edecektir.
- Bir adet YTL/ABD Doları sözleşmesi satın almak veya satmak isteyen bir yatırımcının işleminin gerçekleşmesi için hesabında 150 YTL (başlangıç teminatı) bulundurması gerekmektedir. Bu tutar, YTL/Euro sözleşmesi için ise 200 YTL'dir.
- YTL/ABD Doları sözleşmesinde bir pozisyonu olan bir yatırımcının teminat hesabı bakiyesinin 112,5 YTL (sürdürme teminatı) veya altına düşmesi halinde yatırımcıya teminat tamamlama çağrısı yapılır. Yatırımcıdan hesap bakiyesini 150 YTL'ye çıkarması istenir.
- YTL/ABD Doları sözleşmesinin bir vadesinde bir sözleşme satın alıp diğer vadesinde de bir sözleşme satan ("fark" ya da "yayılma" pozisyonu oluşturan) bir yatırımcının aldığı iki pozisyon için yatırması gereken toplam başlangıç teminatı 150 × 2 = 300 YTL değil, 150 YTL'dir ("Fark" ya da "yayılma" teminatı). Fark pozisyonunu YTL/Euro sözleşmesinde oluşturan bir yatırımcının ise iki pozisyonu için yatırması gereken toplam başlangıç teminatı 200 YTL'dir.
- Yatırımcılar, gün içinde elde ettikleri kar sebebiyle teminat hesabı bakiyelerinde artış olduğunda her gün hesapların güncellenmesinin ardından teminat hesaplarının başlangıç teminatı seviyesini aşan kısmını çekebilirler.
- VOB'da işlem gören döviz vadeli işlem sözleşmeleri Şubat, Nisan, Haziran, Ağustos, Ekim ve Aralık vadeleridir. Aynı anda en yakın üç vadeye ait sözleşmeler işlem görmektedir. Bu üç vade ayından biri Aralık ayı değilse, Aralık vade ayı ayrıca işleme açılmaktadır. Örneğin Ocak 2007 tarihinde VOB'da işlem gören döviz sözleşmeleri şöyledir: Şubat 2007, Nisan 2007,

Haziran 2007 ve Aralık 2007 vadeli YTL/ABD Doları ve aynı vadelere ait YTL/Euro vadeli işlem sözleşmeleri.

Döviz vadeli işlem sözleşmelerinin özellikleri bu broşürün sonundaki tablolarda listelenmiştir.

Yatırım Amaçlı Bir Kullanım Örneği:

Bu örnekte, ABD Doları vadeli işlem sözleşmesinde uzun pozisyon alan bir yatırımcının her gün elde etmiş olduğu kar/zarar ve gün sonundaki teminat hesabı bakiyesi görülmektedir.

Yatırımcı 15 Mayıs 2006'da ABD Doları kurunun yükseleceğini tahmin etmiş ve Ağustos 2006 vadeli ABD Doları sözleşmesinde 1,5605 YTL'lik kurdan bir uzun pozisyon almıştır. Pozisyonunu almadan önce ABD Doları VİS'nin başlangıç teminatı olan 150 YTL'yi teminat hesabına yatırmıştır. Sözleşmenin sürdürme teminatı ise başlangıç teminatının %75'i, 150YTL × 0,75 = 112,5YTL 'dir.

15 Mayıs 2006...

Yatırımcının vadeli işlem sözleşmesi satın aldığı bu tarihte ABD Doları sözleşmesinin gün sonu uzlaşma fiyatı 1,5660 YTL/ABD Doları olmuştur. Uzun pozisyon almış olan yatırımcı vadeli fiyatlar gün içinde yükseldiği için kar elde etmiştir. Yatırımcının gün sonundaki karı

(1,5660 - 1,5605)YTL / ABDDoları x 1.000 = 5,50YTL olmuştur. Bu karla birlikte yatırımcının teminat hesabı 155,50 YTL'ye yükselmiştir. Yatırımcı dilerse 5,50 YTL'yi gün sonunda hesabından çekebilecektir.

16 Mayıs 2006...

Sözleşmenin gün sonu uzlaşma fiyatı 1,5470 YTL/ABD Doları'dır. Fiyatlar bir önceki günün uzlaşma fiyatına göre düştüğü için yatırımcı zarar etmiştir. Yatırımcının zararı (1,5660 - 1,5470)YTL / ABD Doları x 1.000 = 19,00YTL 'dir. Bu günün sonunda yatırımcının

teminat hesabı bakiyesi 155,50 - 19,00 = 136,50YTL 'ye gerilemiştir. Hesabın bakiyesi sürdürme seviyesi olan 112,5 TL'nin altına düşmediğinden yatırımcıya teminat tamamlama çağrısı yapılmaz.

18 Mayıs 2006...

Gün sonu uzlaşma fiyatı 17 Mayıs 2006 gün sonu uzlaşma fiyatına göre gerilemiş, 1,5230 YTL/ABD Doları'na düşmüştür. Bu yüzden, yatırımcı zarar etmiştir. Yatırımcının zararı (1,5650 - 1,5230)YTL / ABD Doları x 1.000 = 42YTL 'dir. Yatırımcının teminat hesabı ise

154,5 - 42 = 112,50 YTL'ye gerilemiş ve sürdürme teminatı seviyesine düşmüştür. Bu sebeple, yatırımcıya teminat tamamlama çağrısı yapılmış, teminatını başlangıç teminatı seviyesine yükseltmesi istenmiştir. Yatırımcı, 37,50 YTL yatırarak, teminat hesabı bakiyesini 150 YTL'ye yükseltmiştir.

19, 20 ve 21 Mayıs 2006 tarihleri resmi tatil ve hafta sonuna denk gelmiş, VOB'da işlem gerçekleşmemiş ve kar/zarar söz konusu olmamıştır.

22 Mayıs 2006...

Gün sonu uzlaşma fiyatı tekrar bir önceki iş gününe göre düştüğü için yatırımcı 11,50 YTL zarar etmiş ve 150 YTL'ye yükseltmiş olduğu teminat hesabı 138,50 YTL'ye gerilemiştir.

24 Mayıs 2006...

Gün sonunda yatırımcının teminat hesabı bakiyesi tekrar 112,5 YTL'nin altına düşmüştür. Yatırımcı teminat tamamlama çağrısına maruz kalmış, bakiyesini başlangıç teminatı seviyesi olan 150 YTL'ye çekebilmek için 38 YTL ek teminat yatırmıştır.

25 Mayıs 2006...

Bu tarihten sonra yatırımcının öngörüleri doğrulanmaya başlamış ve ABD Doları VİS'nin fiyatları yükselişe geçmiştir. Yatırımcının teminat hesabı bakiyesi bu tarihten sonra artmıştır. Yatırımcı, her gün sonunda teminat hesabının 150 YTL'nin üstünde kalan kısmını çekebilme hakkına sahiptir.

Özet Olarak...

Yatırımcı, ABD Doları VİS'ini 1,5605 YTL/ABD Doları fiyattan satın almıştır. 13 Haziran 2006 tarihindeki uzlaşma fiyatı ise 1,6360 YTL/ABD Doları olmuştur. Yatırımcının elde etmesi beklenen kar (1,6360 - 1,5605)YTL / ABD Doları x 1.000 = 75,50YTL 'dir. Bu karın gerçekleşip gerçekleşmediğini inceleyelim:

Yatırımcı teminat hesabına, vadeli işlem sözleşmesi satın almadan önce 150 YTL yatırmış, ardından iki kez teminat tamamlama çağrısına maruz kalmış ve toplam 75,5 YTL ek teminat yatırmıştır. Toplam yatırımı 225,5 YTL'dir. Vade sonu geldiğinde ise hesabında 301 YTL bakiye mevcuttur. Yatırımcının kazancı 301-225,5YTL = 75,5 YTL olmuştur.

Endeks Vadeli İşlem Sözleşmeleri

Borsamızda işlem gören iki tip hisse senedi endeks vadeli işlem sözleşmesi vardır. Bunlar:

İMKB 30 Endeksine ve İMKB 100 Endeksine dayalı vadeli işlem sözleşmeleridir.
Endeks vadeli işlem sözleşmeleri korunma, yatırım ve arbitraj amaçlı kullanılabilir
         
Endeks vadeli işlem sözleşmelerinde İMKB 30 ve İMKB 100 Endekslerinin vadeli değeri 1.000e bölünerek virgülden sonra üç basamaklı olarak kote edilir.
Örn. Şubat vadeli İMKB 30 Endeks sözleşmesi 51,525 gibi.
         
Sözleşmenin değeri sözleşmenin işlem gördüğü fiyatın 100 ile çarpılması sonucu bulunur. Örn. 51,525 fiyatla işlem görmekte olan Şubat vadeli İMKB 30 Endeks sözleşmesinin değeri 51,525×100 = 5.152,5 YTL dir. İşlemler için aracı kurumların borsaya ödeyecekleri Borsa payı, sözleşme değeri üzerinden oransal olarak belirlenir.
         
VOBda İMKB 30 veya 100 Endeks vadeli işlem sözleşmesi satın alan bir kişinin İMKB 30 Endeksini oluşturan şirketlerin hisselerini teslim alması veya sözleşme satan bir kişinin bu hisseleri teslim etmesi söz konusu değildir.

Yatırımcıların sözleşmeyi satın aldıkları veya sattıkları fiyatla pozisyonlarını kapattıkları tarihteki fiyat arasındaki fark hesaplarına kar veya zarar olarak aktarılır. Sözleşme satın almış (uzun) taraflar vadeli fiyatların yükselmesi durumunda kar, düşmesi durumunda zarar ederken; sözleşme satmış (kısa) taraflarsa vadeli fiyatların düşmesi durumunda kar ve yükselmesi durumunda zarar edecektir.

Bir adet İMKB 30 Endeks sözleşmesi satın almak veya satmak isteyen bir yatırımcının işleminin gerçekleşmesi için hesabında 500 YTL (başlangıç teminatı) bulundurması gerekmektedir. Bu oran İMKB 100 sözleşmesi için 400 YTL'dir.

İMKB 30 Endeks sözleşmesinde bir uzun veya bir kısa pozisyonu olan bir yatırımcının teminat hesabı bakiyesinin 375 YTL (sürdürme teminatı) veya altına düşmesi halinde yatırımcıya teminat tamamlama çağrısı yapılır.Yatırımcının hesap bakiyesini 500 YTLye çıkarması istenir. İMKB 100 sözleşmesi için sürdürme teminatı seviyesi 300 YTL'dir.
         
İMKB 30 Endeks sözleşmesinin bir vadesinde bir sözleşme satın alıp diğer vadesinde de bir sözleşme satan (fark ya da yayılma pozisyonu oluşturan) bir yatırımcının aldığı iki pozisyon için yatırması gereken toplam başlangıç teminatı 500 x 2 = 1.000YTL değil, 500 YTL'dir (Fark ya da yayılma teminatı). Yayılma teminatı tutarı İMKB 100 Endeks sözleşmesi için ise 400 YTL'dir.
         
VOB'da işlem gören endeks vadeli işlem sözleşmeleri Şubat, Nisan, Haziran, Ağustos, Ekim ve Aralık vadelidir. Aynı anda en yakın üç vadeye ait sözleşmeler işlem görmektedir. Örneğin Şubat 2007'de VOB'da işlem gören İMKB 30 Endeksi sözleşmeleri şöyledir: Şubat 2007, Nisan 2007 ve Haziran 2007 vadeli İMKB 30 Endeksi sözleşmeleri.

Endeks vadeli işlem sözleşmelerinin özellikleri bu broşürün sonundaki tablolarda listelenmiştir.

Korunma Amaçlı Bir Kullanım Örneği (Satım Yönünde):

10 bin YTLlik bir hisse senedi portföyüne sahip bir yatırımcıyı ele alalım. Portföy IMKB-30 endeksiyle yüksek korelasyona sahiptir yani portföyün değeri ve endeks büyük ölçüde aynı yönde hareket etmektedir. Portföy değerindeki değişim oranı ile İMKB-30 endeksinin hisse senedi spot pazarındaki değişim oranının (beta) birebir aynı olduğunu düşünelim. Bunun anlamı, hisse senetlerinin spot piyasa fiyatlarının, %5 artması veya azalması durumunda portföy değerinin de %5 artıyor veya azalıyor olmasıdır. O nedenle yatırımcı IMKB-30 vadeli işlem sözleşmesini portföyünü korumak için kullanabilir. Bunun yanında hisse senedinin spot pazarındaki endeks değerinin ve vadeli işlem borsasındaki endeks sözleşmelerinin fiyat değişim oranının (riskten korunma oranı, RKO) birbirine eşit büyüklükte hareket ettiğini varsayalım (Not: Böyle olmadığı durumlarda da endeks vadeli işlem sözleşmesi ile korunma sağlanabilir. Değişecek olan, sadece alınıp satılacak olan sözleşme sayısıdır.).

Örneğimize geri dönersek; 1 Kasım 2006 itibarıyla İMKB-30 Endeksi 51.380 seviyesinde ve İMKB 30 endeksine dayalı Aralık 2006 vadeli işlem sözleşmesi 51,000'den işlem görüyor. Yatırımcımız 15 Aralık 2006 tarihine kadar hisse senedi piyasasındaki olası bir fiyat düşüşüne karşı portföyünün değerini korumak için sözleşme değeri 10 bin YTL'ye yakın olacak şekilde Aralık 2006 vadeli IMKB-30 vadeli işlem sözleşmesi satıyor. Sözleşme çarpanının 100 YTL olduğunu düşünürsek yatırımcının satması gereken endeks vadeli işlem sözleşmesi sayısı:

10.000 / 51,000 x 100 = 1,96 =~ 2 adet sözleşme satılmalıdır (beta ve RKO'nun 1 oldukları varsayılmıştır).

Bu işlem için yatırımcımız 1.000 YTL başlangıç teminatını yatırır ve 2 adet kısa pozisyon açmış olur. Piyasanın gelişimine göre yatırımcımızın kar/zarar durumu aşağıdaki gibi olacaktır:

VİSden meydana gelen kar/zarar şu şekilde hesaplanmıştır:

15 Aralık 2006'da VİS değerinin 47,000 olduğu durum:
Bir sözleşme için kar/zarar: (51,000-47,000)*100=400YTL
2 adet satılan sözleşme için kar/zarar: 2*400=800YTL
VİS'deki fiyat değişiklik oranı: ((51,000-47,000)/51,000)*100=%7,84

Riskten korunma oranı 1 olduğuna göre vadeli piyasadaki fiyat değişim oranı ile spot piyasadaki fiyat değişim oranı eşit olmalıdır. Betanın 1'e eşit olması sebebiyle de spot endeks değerindeki düşüş oranı ile sahip olunan portföyün değerindeki düşüş oranı birbirine eşit olmalıdır. O halde, eldeki portföyün hisse senedi spot piyasasındaki değer kaybı da %7,84 oranında olmalıdır.

Buna göre portföyde meydana gelen zarar: 10.000 * 0.0784=784,3YTL'dir. Vadeli sözleşmeden doğan kar da 800 YTL olduğundan, yatırımcımız 2 adet sözleşme satarak endeksteki düşüşten kaynaklanacak zararını telafi etmiştir. Tablodan da görüldüğü gibi endeksin farklı seviyelerinde portföy karı veya zararı, vadeli işlem sözleşmesinden doğan kar veya zararla hemen hemen birbirine eşit olarak gelişmiş ve yatırımcımız iki farklı piyasada aldığı pozisyonla spot piyasada oluşabilecek zarara karşı kendini korumuştur. Riskten korunma oranının veya portföyün betasının bire eşit olmadığı durumlarda tam korunma sağlamak için bu oranlar doğrultusunda satılacak sözleşme sayısı değişecektir.

Faiz Vadeli İşlem Sözleşmeleri
Borsamızda işlem gören Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) üzerine düzenlenmiş üç tip faiz vadeli işlem sözleşmesi vardır. Bunlar:

91 Günlük DİBS,
365 Günlük DİBS ve
Gösterge DİBSlere dayalı vadeli işlem sözleşmeleridir
Faiz vadeli işlem sözleşmeleri de diğer sözleşmelerde olduğu gibi korunma, yatırım ve arbitraj amaçlı kullanılabilir.
         
Faiz vadeli işlem sözleşmelerinde ilgili DİBS'in değeri virgülden sonra üç basamak şeklinde kote edilir. Örn. Ocak vadeli gösterge DİBS'e dayalı sözleşme 73,750 gibi.
         
Sözleşmenin değeri sözleşmenin işlem gördüğü fiyatın 100 ile çarpılması sonucu bulunur. Örneğin 75,650 fiyatla işlem görmekte olan gösterge DİBS'e dayalı Mart 2007 vadeli sözleşmenin değeri 75.650 x 100 = 7.565 YTL olacaktır. İşlemler için aracı kurumların borsaya ödeyecekleri Borsa payı, sözleşme değeri üzerinden oransal olarak belirlenir.
         
VOB'da herhangi bir bononun fiziken teslimatı söz konusu değildir. Yatırımcıların vadeli piyasada elde ettikleri kar veya zarar teminat hesaplarına yansıtılmaktadır. Sözleşme satın almış (uzun) taraflar vadeli fiyatların yükselmesi durumunda kar, düşmesi durumunda zarar ederken; sözleşme satmış (kısa) taraflarsa vadeli fiyatların düşmesi durumunda kar ve yükselmesi durumunda zarar etmektedir..

Bir adet 365 günlük DİBS'e dayalı sözleşme satın almak veya satmak isteyen bir yatırımcının işleminin gerçekleşmesi için hesabında 500 YTL (başlangıç teminatı) bulundurması gerekirken, bu rakam 91 günlük ve gösterge DİBS'e dayalı sözleşmelerde 300 YTL'dir.

365 günlük sözleşmede bir uzun veya bir kısa pozisyonu olan bir yatırımcının teminat hesabı bakiyesinin 375 YTL (sürdürme teminatı) veya altına düşmesi halinde yatırımcıya teminat tamamlama çağrısı yapılır. Yatırımcıdan hesap bakiyesini 500 YTL'ye çıkarması istenir. 91 günlük ve gösterge DİBS'e dayalı sözleşmelerde ise teminat tamamlama çağrısı, teminat hesabı bakiyesinin 225 YTL'ye düşmesi halinde yapılır. Yatırımcıdan bakiyesini 300 YTL'ye çıkarması istenir.
         
365 günlük sözleşmenin bir vadesinde bir sözleşme satın alıp diğer vadesinde de bir sözleşme satan (fark ya da yayılma pozisyonu oluşturan) bir yatırımcının aldığı iki pozisyon için yatırması gereken toplam başlangıç teminatı 500× 2 = 1.000YTL değil, 500 YTLdir (Fark ya da yayılma teminatı). Fark pozisyonunu diğer iki sözleşmede oluşturan bir yatırımcının ise iki pozisyonu için yatırması gereken toplam başlangıç teminatı 300 YTL'dir.
         
Yatırımcılar, gün içinde elde ettikleri kar sebebiyle teminat hesabı bakiyelerinde artış olduğunda her gün hesapların güncellenmesinin ardından teminat hesaplarının başlangıç teminatı seviyesini aşan kısmını çekebilirler.
         
VOB'da işlem gören 91 ve 365 günlük DİBS'lere dayalı vadeli işlem sözleşmeleri Şubat, Nisan, Haziran, Ağustos, Ekim ve Aralık vadelidir. Aynı anda en yakın üç vadeye ait sözleşmeler işlem görmektedir. Örneğin 2007'nin Şubat ayı sonunda olduğumuzu varsayalım. Buna göre VOB'da Nisan, Haziran ve Ağustos 2007 vadeli 91 ve 365 günlük faiz sözleşmeleri kote edilmektedir. Gösterge DİBS vadeli işlem sözleşmesi için ise Hazinenin düzenlediği gösterge tahvil ihracını takip eden ay ve bu ayı takip eden ikinci ve dördüncü ay olmak üzere toplam üç vade ayı için sözleşmeler işleme açılmaktadır.

Faiz vadeli işlem sözleşmelerinin özellikleri bu broşürün sonundaki tablolarda listelenmiştir.
 

Yatırım Amaçlı Bir Kullanım Örneği:

2006 senesinin Ekim ayı içinde, yakın bir gelecekte faizlerinin yükseleceğini düşünen bir yatırımcı vadeli işlem borsasında o anki gösterge bono olarak işlem gören 13/08/2008 itfa tarihli DİBS üzerine düzenlenmiş bir vadeli işlem sözleşmesi satar. Yatırımcının beklentileri doğrultusunda faizler yukarı doğru tırmanmaya başlar. Cari piyasada Hazine Bonolarının değeri azalacaktır, fakat yatırımcı VOBda satış yaptığı için bu sözleşmeden kar elde edecektir.

27/10/2006: Yatırımcı piyasada faizlerin yükseleceği ve Hazine Bonolarının fiyatlarının da buna paralel olarak aşağı düşeceği endişesini taşımaktadır. Bu nedenle vadesi 30 Kasım 2006 tarihinde dolacak, dayanak varlığı 13 Ağustos 2008 itfa tarihli Hazine Bonosu olan ve piyasada 71,230 YTL (%23,70)'dan işlem gören gösterge DİBS vadeli işlem sözleşmesini satar. Yatırımcı bu satışın gerçekleşmesi için 300 YTL teminat yatırır.

30/11/2006 (Sözleşmenin Vade Tarihi): VİS'nin satıldığı tarihten vade sonuna kadar geçen süre içerisinde yatırımcının endişeleri gerçeğe dönüşmüş ve faizler yükselmiştir. Buna paralel olarak vadeli işlem sözleşmesinin dayanak varlığı olan gösterge bononun fiyatı da düşmüştür. 30 Kasım 2006 tarihinde 13/08/2008 itfa tarihli DİBS cari piyasada 68,890 YTL fiyatla (%26,5'lik faiz oranıyla) işlem görmüştür. Bu fiyat VİS'in vade sonu uzlaşma fiyatı olarak kabul edilir. Yani yatırımcı 27 Ekim 2006'da 71,230 YTL fiyatla sattığı VİS'yi 30 Kasım 2006 tarihinde 68,890 YTL fiyatla tekrar satın almış kabul edilir. Aradaki fark (71,230 - 68,890) x 100 = 234 YTL ise yatırımcının hesabına kar olarak yansıtılır. Görüldüğü gibi yatırımcı 34 günlük zaman zarfında %78 oranında kar elde etmiştir.

Önemli Not ve Uyarı: Kullanım örneklerindeki tüm fiyat verileri tamamen örnek olması amacıyla verilmiştir.

Emtia Vadeli İşlem Sözleşmeleri

Borsamızda işlem gören üç tip emtia vadeli işlem sözleşmesi vardır. Bunlar:

Buğday vadeli işlem sözleşmeleri
Pamuk vadeli işlem sözleşmeleri ve
Altın vadeli işlem sözleşmeleridir.
Emtia vadeli işlem sözleşmeleri korunma, yatırım ve arbitraj amaçlı kullanılabilir.
Buğday vadeli işlem sözleşmelerinde dayanak varlık Anadolu kırmızı sert baz kalite buğdaydır (Bezostaja-1, Doğu- 88, Gün- 91, Haymana- 79, İkizce- 96, Karasu- 90, Lancer, Odeskaya- 51, Şahin). Pamuk vadeli işlem sözleşmelerinde dayanak varlık Ege Standart 1 baz kalite pamuktur. Altın vadeli işlem sözleşmelerinin dayanak varlığı ise 995/1000 saflıkta rafine edilmiş külçe altındır.
Buğday vadeli işlem sözleşmelerinde 1 kg baz kalite buğdayın YTL cinsinden fiyatı virgülden sonra dört basamak halinde; pamuk vadeli işlem sözleşmelerinde 1 kg baz kalite pamuğun YTL cinsinden fiyatı virgülden sonra üç basamak halinde ve altın vadeli işlem sözleşmesinde ise 1 gram altının YTL cinsinden değeri virgülden sonra üç basamak halinde kote edilir. Örn. Mart vadeli buğday sözleşmesi 0,4845 YTL/kg veya Aralık vadeli pamuk sözleşmesi 2,575 YTL/kg gibi.
         
Bir buğday sözleşmesinin büyüklüğü 5.000 kg; bir pamuk sözleşmesinin büyüklüğü 1.000 kg ve bir altın sözleşmesinin büyüklüğü 100 gr'dır. Örneğin Temmuz 2007 vadeli bir buğday sözleşmesini 0,4915 YTL/kg fiyat seviyesinden satın alan bir yatırımcı, Temmuz ayı sonunda 5.000 kg buğdayı satın alırken ödeyeceği fiyatı 0,4915 YTL/kg olarak belirlemiş olur. Ya da örneğin Aralık vadeli bir buğday sözleşmesini 0,5410 YTL/kg fiyat seviyesinden satan yatırımcı, 5.000 kg buğdayın Aralık ayı sonundaki satış fiyatını 0,5410 YTL/kg fiyat seviyesinde sabitlemiş olacaktır. Benzer şekilde bir pamuk sözleşmesi alan veya satan yatırımcı ise 1.000 kg pamuğun alış veya satış fiyatını sabitlemiş olacaktır.
         
Buğday vadeli işlem sözleşmesinin değeri sözleşmenin işlem gördüğü fiyatın 5.000 ile çarpılması sonucu bulunur. Örn. Mayıs vadeli buğday sözleşmesi 0,4940 YTL/kg fiyatla işlem görmekte iken sözleşmenin değeri 0,4940YTL/ kg x 5.000kg = 2.470 YTL olacaktır. İşlemler için aracı kurumların borsaya ödeyecekleri Borsa payı, sözleşme değeri üzerinden oransal olarak belirlenir.
         
VOB'da buğday, pamuk veya altının fiziken teslimatı söz konusu değildir. Yatırımcılar, emtia alım satımını ilgili ürünün nakit ticaretinin gerçekleştiği pazarlarda yapmaktadırlar; vadeli piyasada ise elde ettikleri kar veya zarar teminat hesaplarına yansıtılmaktadır. Sözleşme satın almış (uzun) taraflar vadeli fiyatların yükselmesi durumunda kar, düşmesi durumunda zarar ederken; sözleşme satmış (kısa) taraflarsa vadeli fiyatların düşmesi durumunda kar ve yükselmesi durumunda zarar etmektedir.

Bir adet buğday veya pamuk vadeli işlem sözleşmesi satın almak veya satmak isteyen bir yatırımcının işleminin gerçekleşmesi için hesabında 240 YTL (başlangıç teminatı) bulundurması gerekmektedir. Altın sözleşmesi için ise bu teminat tutarı 250 YTL'dir.

Buğday veya pamuk vadeli işlem sözleşmesinde bir uzun veya bir kısa pozisyonu olan bir yatırımcının teminat hesabı bakiyesinin 180 YTL (sürdürme teminatı) veya altına düşmesi halinde yatırımcıya teminat tamamlama çağrısı yapılır. Yatırımcının hesap bakiyesini 240 YTL'ye çıkarması istenir. Sürdürme teminatı seviyesi altın vadeli işlem sözleşmesi için ise 187,5 YTL'dir.
         
Buğday ve pamuk sözleşmesinin bir vadesinde bir sözleşme satın alıp diğer vadesinde de bir sözleşme satan (fark ya da yayılma pozisyonu oluşturan) bir yatırımcının aldığı iki pozisyon için yatırması gereken toplam başlangıç teminatı 240 x 2 = 480 YTL değil, 240 YTL'dir (Fark ya da yayılma teminatı). Fark pozisyonunu altın vadeli işlem sözleşmesinde oluşturan bir yatırımcının yatırması gereken teminat tutarı ise 250 YTL'dir.
         
Yatırımcılar, gün içinde elde ettikleri kar sebebiyle teminat hesabı bakiyelerinde artış olduğunda her gün hesapların güncellenmesinin ardından teminat hesaplarının başlangıç teminatı seviyesini aşan kısmını çekebilirler.
         
VOB'da işlem gören buğday vadeli işlem sözleşmeleri Mart, Mayıs, Temmuz, Eylül, Aralık; pamuk vadeli işlem sözleşmeleri Mart, Mayıs, Temmuz, Ekim ve Aralık ve altın vadeli işlem sözleşmeleri ise Şubat, Nisan, Haziran, Ağustos ve Ekim vadelidir. Altın sözleşmelerinde aynı anda en yakın üç vadeye ait sözleşmeler işlem görürken pamuk ve buğday da en yakın beş vade işlem görmektedir. Örneğin Şubat 2007 tarihinde VOB'da işlem gören emtia sözleşmeleri şöyle olacaktır: Mart, Mayıs, Temmuz, Eylül, Aralık 2007 vadeli buğday sözleşmeleri; Mart, Mayıs, Temmuz, Ekim, Aralık 2007 vadeli pamuk sözleşmeleri ve Şubat, Nisan, Haziran vadeli altın sözleşmeleri.

Emtia vadeli işlem sözleşmelerinin özellikleri bu broşürün sonundaki tablolarda listelenmiştir.

ukarıda faydalı olduğunu belirttiğimiz türev araçlar gerçek hayatta kullanılıyor mu? Kullanılıyorsa kimler hangi amaçlar için kullanıyor?

İlk önce kim kullanıyor sorusunu cevaplayalım. Türev araçlar herkes içindir. Bankalar, aracı kurumlar, kurumsal yatırımcılar ve bunların dışındaki reel sektör şirketleri ile bireysel yatırımcılar türev araçları kullanmaktadır. Türev araçları alıp satan kesimler ülkeden ülkeye değişiklik arz etmektedir. Örneğin Hindistan ve Korede bireysel yatırımcının payı önemli iken Amerika ve Avrupada kurumsal yatırımcılar (bankalar, fonlar, şirketler vs.) öne çıkmaktadır. Elektronik işlem sistemlerinin kullanılmaya başlanması, önceleri sadece kurumsal yatırımcılar tarafından kullanılan türev araçların bireysel yatırımcılar tarafından da kullanılmasının önünü açmış ve bu araçları kullanan yatırımcı sayısı hızla artmıştır.

Hepimiz İMKB'de hisse senedi alınıp satıldığını biliyoruz. Biz bu borsalara spot borsa diyoruz. Çünkü para ve hisse senedi, işlemin gerçekleştiği tarihte veya ona çok yakın bir zamanda el değiştirmektedir. Spot borsada hisse senedi alıp satan çok sayıda yatırımcının olduğunu da hepimiz biliyoruz ve işlem hacminin yüksek olduğunu görüyoruz. Peki, dünyada vadeli işlem ve opsiyon borsalarında işlem hacmi ne seviyede? Bu borsalarda 2005 yılı itibarıyla toplam işlem hacmi 1,4 katrilyon doların üzerindedir. 2006 yılı sonu itibarıyla ise bu rakamın aşılacağına yıl içerisindeki veriler göz önünde bulundurulduğunda kesin gözüyle bakılmaktadır.

Vadeli işlem ve opsiyon borsalarının açılması spot piyasaları da olumlu etkilemektedir. Örneğin Arjantin'de türev araçlar borsasının açılmasından iki yıl sonra spot piyasada işlem hacmi %900 artarken Singapurda bu artış %130 oranında olmuştur.

Aynı zamanda şunu söyleyebiliriz: vadeli işlem ve opsiyon borsalarının faaliyette olduğu ülkelerde, vadeli işlem ve opsiyon borsalarının işlem hacimleri spot borsa işlem hacimlerini kısa sürede yakalayıp geçmektedir.

Vadeli işlem ve opsiyon borsaları ekonomiye doğrudan ve dolaylı bir çok katkı sağlar. Bu borsaların sağladığı en önemli katkı, türev araçların ticaretine imkan vermek suretiyle, bu sözleşmeleri kullananların etkin ekonomik karar almalarını sağlamasıdır.

Bunun yanında borsaların da içinde bulunduğu finansal sistem, ülke ekonomisinin en önemli varlığıdır. Gelişmiş bir ekonomiye sahip olmak için gelişmiş bir finansal sisteme sahip olmak zorunludur. Vadeli işlem ve opsiyon borsaları da gelişmiş bir finansal sistemin vazgeçilmez kurumları arasındadır.

Finansal sistem aynı zamanda çok önemli bir istihdam alanıdır. Bu sektörde üretilen katma değer, ülkelerin milli gelirlerinin önemli bir kısmını sağlayabilir. Finansal sistemdeki en önemli eksikliğimiz olan Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası'nın işlem hacmini ileriki yıllarda daha da arttırmasıyla birlikte, finansal piyasalarımızın ekonomiye olan katkısında bir artış olacağını beklemek yanlış olmayacaktır.

Türev borsalarının sunmuş olduğu araçlar ile geleceğe ilişkin fiyat belirsizliğinin ortadan kalkması yatırımcıların daha etkin karar almalarına, rekabet gücünün artmasına ortam hazırlar. Bu ortam ise istihdama olumlu katkıda bulunmaktadır.

Öncelikle Aracı Kuruluşta Bir Hesap Açmanız Gerekir:

Bireysel müşterilerin doğrudan borsada işlem yapabilmesi mümkün değildir. İşlemler, borsa üyesi aracı kurumlar vasıtasıyla yapılabilir. Borsamız emirlerin eşleştirilmesinde ve emirlerin iletilmesinde elektronik bir sistem kullanmaktadır. Emirler Borsaya üyeler tarafından iletilir. Üyelerin kendi ofislerinde emirlerin iletilmesinde kullanılacak Borsamızın bilgisayarlarına bağlı bilgisayarları bulunmaktadır.

- Aracı kuruluşlar, yatırımcıların risk getiri tercihlerini belirleyerek, türev araçların muhtemel riskleri konusunda onları bilgilendirirler ve Sermaye Piyasası Kurulu tarafından belirlenen
- türev araçlar risk bildirim formunu müşterilerine iletirler.
- Müşterilerinden gereken teminatı alırlar.
- Müşterileri vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri hakkında bilgilendirirler.
- Emirleri borsaya iletir, müşterinin ihtiyaç duyduğu diğer hizmetleri verirler.
- Vadeli işlem veya opsiyon sözleşmesi alım satımı yapmak isteyen bir yatırımcının ihtiyacı olan diğer bir unsur ise alım-satım kararıdır.

Bir başka deyişle öncelikle piyasadaki gelişmeleri değerlendirerek alım veya satım yönünde bir karar almanız gerekmektedir. Bunun için aracı kuruluşunuzda çalışan yatırım danışmanlarına başvurmaktan kaçınmayın.

- İhtiyacınız olan bir diğer unsur ise işlem teminatıdır.

Çünkü aldığınız kararı uygulayabilmek için Borsanın belirlediği miktarda işlem teminatını hesabınızda bulundurmanız gerekmektedir.

- Son olarak işlemi gerçekleştirmek için Borsaya emir iletmeniz gerekecektir.

Vadeli işlemler ve opsiyon borsalarında işlem gerçekleştirebilmek için ihtiyacımız olan unsurları açıkladıktan sonra işlemleri doğru gerçekleştirebilmemiz amacıyla emir verirken nelere dikkat etmeniz gerektiğini belirtelim:

 

Emir Verirken Nelere Dikkat Etmeniz Gerekir?

Öncelikle verdiğiniz emrin eksiksiz olması gerekmektedir. Bunun için:

- Emir türünün alım veya satım olduğunu,
- Sözleşmenin adedini,
- Ay ve yıl olarak sözleşmenin vadesini,
- Alınacak veya satılacak sözleşmeyi,
- Sözleşme tipini,
- Fiyatını,
- Emir tipini ve
- Emrin geçerli olduğu zaman aralığını belirtmek çok önemlidir.

Borsamızda işlem gören sözleşmelere ilişkin fiyatları anlık olarak, veri yayın firmaları (Foreks, Plato, IBS, Matriks, Infotrace, Reuters, Bloomberg gibi) veya teleteks aracılığıyla (CNBC-e) takip edebilirsiniz. Bunun yanında gecikmeli veriler Borsamızın web sitesinden izlenebilmektedir.

Borsamızın faaliyete geçmesi, yatırım araçlarımızı, yatırım yapma yöntemimizi ve tüm olarak finansal sistemin ürettiği hizmetleri değiştirmiştir. Artık eskisinden daha çok yatırım seçeneğine sahibiz. Mallara ve hatta finansal göstergelere yatırım yapabilir hale geldik.

Sadece fiyat yükselişlerinden değil, fiyat düşüşlerinden de kar elde etmek mümkün hale gelmiştir.

Artık yatırım fonları daha iyi idare edilecek ve bu durum yatırım fonlarının portföylerinin artmasına neden olacaktır.

Kısaca yatırımcılarımıza hizmet edecek daha büyük bir finansal sistemimiz ve daha fazla yatırımcımız olacaktır.

Bu da ülkemizin gelişmesini finanse edecektir.

Geleceği bilmemiz mümkün değil, ama geleceğe hazırlıklı olmamız mümkün. Borsamız geleceğe hazırlıklı olmamızı sağlayacak araçları sunmaktadır. Bu nedenle Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsasına geleceğin anahtarı diyebiliriz.